Marmaris; Ege ile Akdeniz'in buluşma noktası
Orhaniye’nin 25 km kuzeydoğusunda olan Marmaris’in üzerinde bulunduğu ince uzun yarımada, Ege Denizi ve Akdeniz’i birbirinden ayırır. Akdeniz’in Türkiye ile Yunanistan arasında kalan kısmı olan Ege Denizi, Çanakkale ve İstanbul Boğazları ile de Karadeniz’e bağlanır.
Marmaris zengin tarihi, güzel doğası ve coğrafi konumuyla her zaman Akdeniz uygarlığının önemli bir parçası olmuştur.
Marmaris, Akdeniz iklimi nedeniyle nemli bir havaya sahiptir. Marmaris’in nemli havası nedeniyle yaz ayları dışında da denize girmek mümkündür.
Denizle bütünleşen çam ormanlarına sahip muhteşem koylarıyla, dört tarafını çevreleyen Milli Parkı’yla, mavi bayrakla donatılmış plajları ve berrak deniziyle Marmaris, Türkiye turizminin en önemli merkezlerinden birisidir.
Hava ulaşımının yapıldığı Dalaman Havaalanı Marmaris’e 1 saat uzaklıktadır. Rodos Adası ise hızlı denizotobüsleri ve feribotlarla sadece 50 dakika uzaklıktadır. Marmaris’ten Rodos Adası’na günlük seferler düzenlenmektedir.
Plajlar ve Marinalar;
Çevre düzenlemeleri ve arıtma sistemleri sayesinde Marmaris içindeki plajlardan başlayarak ıssız ve sessiz koylarına kadar her yerinden denize girilebilen bir tatil beldesidir.
İnce kumlu uzun plajları, koyları, adacıkları, denizin ve rüzgarın şekillendirdiği kayalıkları ve yılın 300 günü parlak güneşiyle Marmaris yaz aylarında 100.000’i bulan şehir içi nüfusuyla bir tatil şehri konumuna gelmiştir. Otellerin yatak kapasitesi 60.000’i aşan Marmaris’te yüzlerce lokanta, cafe ve eğlence yeri yer alır.
Doğal bir liman olan Marmaris Körfezi, 1.100 tekne kapasiteli 3 marina ve 1.200 yat kapasiteli 9 yat çekek yerine sahiptir.
Mavi Yolculuk güzergahı üzerinde bulunan yörede yat turizmini geliştirmek amacıyla Uluslararası Yat Festivali ve Uluslararası Marmaris Yat Yarışları düzenlenir. Marmaris Netsel Marina ise Güney Ege’nin en büyük ve modern marinasıdır. Net Holding tarafından işletilen marinada, yatlara her türlü hizmet verilmektedir.
Rıhtım & Barlar Sokağı;
Marina ile Marmaris Çarşısı arasındaki rıhtım, Mavi Yolculuk ve günübirlik gezi tekneleri ile süslenirken; restoranlar, cafeler ve hediyelik eşya dükkanları da rıhtım boyunca inci gibi sıralanır. Rıhtım boyunca sıralanan çoğu eski Marmaris evi restorasyonla yiyecek-içecek hizmeti veren işletmelere dönüştürülmüştür.
Marmaris Belediyesi tarafından 2011 yılında yenilenen ve genişletilen rıhtıma paralel ve dik inen sokaklardaki bar, lokanta ve hediyelik eşya dükkanları günbatımı öncesinde dolmaya başlar. Marmaris gece yaşamının renkli noktasını oluşturan rıhtımda her zevke ve damağa uygun tad vardır.
Yat limanından Venedik Deresi’ni takip ederek içeri yöneldiğinizde Barlar Sokağı’na çıkarsınız. Her türlü müzik zevkine hitap eden barlar, sağlı sollu bu sokakta sıralanırlar.
Günübirlik Turlar;
Marmaris’te farklı ilgi alanlarına göre onlarca değişik alternatif sunan günübirlik turlar yapılmaktadır. “Marmaris Günlük Turlar”a katılarak Marmaris ve çevresini keşfetmek, doğa ve su sporları yapmak zamanınızı efektif kullanmak adına yerinde bir seçim olabilir.
Doğa sporları ve macera tutkunları için “Marmaris Jeep Safari Turu”, “Quad & Buggy Safari Turu” ve “At Safari Turu” en iyi seçenekler arasındadır.
Eğer su sporları seviyorsanız; “Dalış Turu”, “Balık Tutma Turu”, “Rafting,” “Su Parkları” bu alanda en iyi alternatifler olarak karşınıza çıkar.Özellikle “Orhaniye ve Güney Çevresi” kısmında bahsettiğimiz çevre köyleri aynı günde gezmek isterseniz “Marmaris Köy Turu”na da katılabilirsiniz.
“Marmaris Günübirlik Tekne Turları” ise Marmaris ve çevre koylara keyifli turlar düzenler; “Sedir Adası ve Kleopatra Plajı Turu”, “Dalyan Tekne Turu” ve akşam eğlencesi için “Yemekli Mehtap Turu” favoriler arasındadır. “Sedir Adası ve Kleopatra Plajı Turu” size dünyanın sadece 2 yerinde olan çok özel kumlardan oluşan plajı ve masmavi denizi ile unutamayacağınız bir gün yaşatır.
“Dalyan Turu”na katılarak muhteşem koylarda gezerken İztuzu Plajı’nda Caretta Caretta’ların yumurtlama alanlarını görebilir, Dalyan’da çamur banyosu yapabilir ve Kaunos antik kentini aynı gün içinde gezebilirsiniz.
Dalış;
Marmaris Körfezi ve çevresi, dalış turizmi alanında Türkiye’nin önemli merkezlerinden biridir ve çevrede birçok dalış noktası yer alır. Marmaris ve İçmeler’den kalkan teknelerle çevre koylara düzenlenen pek çok dalış turunda Ege ve Akdeniz’in derinliklerini dalış öğretmenleri eşliğinde görebilirsiniz.
Marmaris Körfezi çevresinde Baca Mağarası, Sarı Mehmet Burnu, Keçi Adası Feneri, Hayıtlı Burnu, İnce Burnu Feneri, Abdi Reis Koyu, Yazıh Kayalıkları, Aksu Koyu, Kutuk Burnu ve Kadırga Burnu gibi dalış noktalarında değişik derinliklerde dalınmaktadır.
Dalış tutkunlarının mekânı olan Baca Mağarası, sualtı fotoğrafçılığı için çok uygun bir ortama sahiptir. Fazla uzaklaşmak istemeyenler ‘Sarı Mehmet Burnu’nu tercih edilebilir. Dalışseverlerin “Akvaryum” olarak adlandırılan Marmaris Körfezi çıkışındaki Abdi Reis Koyu’nda mutlaka dalış yapmanızı öneririz.
Marmaris ve çevresinde gezebileceğiniz önemli destinasyonları paylaşmak isteriz;
– Marmaris Kalesi & Müzesi
1557 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan kale, şu anki Yat Limanı ve Ticaret Merkezi arasında kalan tepe üzerinde yer alır. Marmaris Kalesi, 1980-1990 yılları arasında restore edildi ve 1991 yılında Marmaris Müzesi olarak hizmete açıldı. Toplam yedi kapalı mekânı bulunan Kale’nin beşik tonozlu giriş mekânı iç bahçeye açılırken avluda sağda ve solda yer alan merdivenler de surlara çıkışı sağlar. Kalenin surlarından çevreyi keyifle seyredebilir ve fotoğraflayabilirsiniz.
Müzede bölgeden toplanan taş eserler, Hellenistik, Roma ve Bizans çağlarına ait amforalar ile Knidos, Burgaz, Hisarönü kazılarında açığa çıkarılan pişmiş topraktan yapılmış kandiller, şişeler, figürinler, çeşitli kaplar, cam eserler, ok uçları, sikkeler ve süs eşyaları sergilenmektedir.
Etnografya salonunda ise, Osmanlı Dönemi sonuna tarihlenen günlük yaşamla ilgili dokuma, halı, kilim, mobilya, bakır mutfak eşyaları, silahlar ve süs eşyaları sergilenmektedir. Diğer mekânlar ise sanat galerisi, büro ve depo olarak kullanılmaktadır. Müze, turizm sezonu süresince, Pazartesi dışında her gün 08.30 – 12.00 ve 13.00 – 17.30 saatleri arasında ziyarete açıktır.
Kale çevresinde eski Muğla evlerinin değişikliğe uğramamış birkaç örneğini görmek mümkündür. Tarihi dokunun tamamıyla olmasa bile büyük bir bölümünün ne yazık ki bozulduğu Kale ve çevresinde yaklaşık 4 hektar’lık alan “Kentsel Sit Alanı” olarak ilan edilmiştir.
– Hafsa Sultan Kervansarayı
Hafsa Sultan Kervansarayı, Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferinden sonra annesi Ayşe Hafsa Sultan (Valide Sultan) adına yaptırdığı bir menzilhanedir (Yolculukta dinlenmek amacıyla konaklama yapılan yer). Giriş kapısı üzerindeki yazıtta ”Bu menzilhaneyi, Sultan Selim Han’ın oğlu karalar ve denizler sultanı, Arap ve Acem krallarının efendisi Sultan Süleyman Han 1545 yılında yaptırmıştır” ifadesi yer alır.
Üzeri kemerlerle örtülü kervansaray, kaleye çıkan dar ve basamaklı sokağın hemen girişindedir. Kervansaray’ın 7 küçük ve bir büyük odasının bir bölümü yasal boşluklar sebebiyle özel mülkiyete geçerek turistik eşya ve hediyelik satan dükkanlar ile kafe-barlara tahsis edilmiştir ancak kervansarayın müzeye dönüştürülmesi ve Marmaris Kalesi ile bütünlük oluşturması için çalışmalara başlanmıştır.
– Tarihi Bedesten
Tarihte alışveriş merkezlerinin ilk örneklerini oluşturan Bedestenler değerli eşya, ipek ve kumaş alım -satımına fırsat sunan yapılarıyla kültürel tarihi değerlerimiz arasındadır. Marmaris Çarşısı içindeki Tarihi Bedesten aslına uygun olarak restore edilerek alışveriş merkezi olma özelliğini sürdürmektedir.
Ortasındaki avluda 3 katlı yekpare mermer havuz bulunan Tarihi Bedesten’de, 32 dükkan ile birlikte nargile ve Türk kahvesi içebileceğiniz bir kafe de yer alır. Tarihi Bedesten’i dolaşırken alışveriş yapabilir, bu mistik atmosferi soluyabilir ve avlusunda Türk kahvesi ve nargile içerek keyifli zaman geçirebilirsiniz.
– İyilik Kayalıkları Arkeoloji Parkı
Marmaris’in yeni arkeoloji parkı, şehir merkezinde İyilik Kayalıkları olarak bilinen 8.342 m² büyüklüğündeki bölge ile tepe eteğindeki 2.100 m² alan arası 1. Derece SİT Alanı kapsamına alınarak İyilik Kayalıkları Arkeoloji Parkı olarak ziyarete açılmıştır. Parkta M.Ö 4. yüzyıla ait olduğu belirlenen arkeolojik kalıntılar sergilenmektedir.
– İbrahim Ağa Camisi & Sarıana Türbesi
Marmaris yakın çevresinde Osmanlı dönemine tarihlenen eserler arasında olan Kemeraltı Mahallesi’ndeki İbrahim Ağa Camisi 1789’da yaptırılmıştır, üzerindeki büyük kubbe mimari açıdan dikkati çeker. Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferine çıkmadan önce ziyaret ettiği ve kehanetleriyle ünlü Sarıana’nın türbesi de aynı adlı mahallededir. Armutalan kısmında detaylarını anlattığımız hikayeye göre Rodos seferine hazırlanan koca Osmanlı ordusunun bütün askerleri Sarıana’nın bir tek ineğinin sütüyle kahvaltı yapmıştır…
– Marmaris Özel Etnografya ve Arkeoloji Müzesi
Marmaris-Muğla yolu üzerinde, Marmaris’e 10 km uzaklıkta 3.000 m²’lik kapalı alanda açılan ve şahsa ait olan Marmaris Özel Etnografya ve Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen eserler, aynı zamanda bir koleksiyoner olan turizmci ve halıcı Ahmet Urkay’a aittir.
İki bölümlü müzenin arkeoloji bölümünde değişik tarihi dönemlere ve uygarlıklara ait tarihi çanak, çömlek, testi, heykel, para, sikke gibi her türlü arkeolojik eserler sergilenirken, etnografya bölümünde ise Urkay’ın 50 yıldır köy köy gezerek biraraya getirdiği halı, kilim, ahşap tavan oymaları, mermer musluk başlıkları, silahlar ve yöresel kıyafetler yer almaktadır. Müze, haftanın 7 günü ücretsiz olarak gezilebilir.
– Marmaris Milli Parkı
Akdeniz ve Ege Bölgeleri geçiş zonunda, Muğla sınırları içinde yer alan bölge 1996’da Milli Park ilan edilmiştir. 33.350 hektar yüzölçümüne sahip olan Marmaris Milli Park’ı, Türkiye’deki 41 Milli Park alanından bir tanesidir.
Milli Park’ta yaygın ağaç türü ise kızılçamdır ve taban suyu yüksek olan düzlüklerde sığla ağacı toplulukları bulunur. Suyun bol olduğu yerlerde çınarlar bulunmakta, güney bakılarda meşelere rastlanmaktadır. Dere yataklarında zakkumlar pembe çiçekleriyle yaz boyunca peyzaja renk katarlar.
Milli Park florasında tespit edilen 514 bitki türünden 54’ü “endemik”, 9’u “yöresel endemik”, 5’i “tehlike altında”, 74’ü tehlike sınıfı açısından “nadir” kategorisindedir. Sığla Ağacı yöresel endemik bir türdür ve Milli Parkta kıyı alanlarında yayılış göstermektedir.
Milli Park’ın doğal değerleri; Kızılçam ormanları, bölgeye özgü günlük (sığla) ağacı doğal yayılım alanları, orman dışı vejetasyon alanları (Maki, Frigana, Frigana öncesi otsu bitkiler) ekolojik açıdan önemli doğal değerlerdir. Jeomorfolojik yapıya bağlı olarak gelişen kaya blokları, mağara, dolinler, delta ağzı diğer önemli doğal değerlerdir.
Milli Park faunasında 213 böcek türü, 35 balık türü, 21 memeli türü, 29 sürüngen türü, 7 çift yaşar türü, 112 kuş türü tespit edilmiştir. En bilinen hayvanlar; yaban keçisi, yaban domuzu, sansar, tavşan, sincap, kirpi gibi memeli hayvanlarla ötücü kuşlar ve sürüngenlerdir.
Marmaris Milli Parkı’nın doğal kaynak değerlerinin yanısıra zengin tarihi geçmişinden bugüne kalan ve sit alanı statüsünde olan arkeolojik kalıntılar; Amos Harabeleri, Physkos Antik Kenti, Gavur Sancağı, Nimara Adası eski köy yerleşim kalıntıları ve Manastır kalıntılarıdır.
Ayrıca, doğal özellikleri açısından önem arzeden Nimara adası, Adaağzı Mevkii, Günnücek Ormanı, Keçi ve Bedir Adası doğal sit alanı olarak ilan edilmiştir. Marmaris yerleşim merkezinin içinde eski kentin kuruluş yeri kentsel sit alanıdır.
Milli Park alanı içinde;
. Orman içi orientering/ yön bulma yarışmaları, doğa yürüyüş yolları, dağ aşma yarışmaları, paintball
. Çamur yarışları, dağ bisikleti, botanik turları (endemik bitki turları, nadir veya çiçekli bitki turları, mantar turları), doğal yaşamı gözlem turları (yaban keçisi gözlem turları, orman kuşları ve adakuşları gözlem turları vb.)
. Kaya tırmanma, dalış turları, amatör balık avlama turları, triatlon (Adaağzı – Nimara – İçmeler – Marmaris – Adaağzı güzergahında 1500 m yüzme + 40.000 m bisiklet + 20.000 m koşu) yapılmaktadır.
Detaylı bilgi için; http://www.milliparklar.gov.tr/mp/marmaris/harita.htm
– Günnücek Piknik Alanı & Günlük/ Sığla Ağacı (Liquidambar Orientalis)
Orhaniye’nin 25 km kuzeydoğusunda olan Marmaris’in içinden Netsel Marina’yı geçip Günnücek Piknik Alanı’na gidebilirsiniz. Sığla yağının sağlandığı günlük -halk arasındaki adıyla günnük- ağaçları arasında Günnücek Piknik Alanı’nda plaj ve kamp alanından da yararlanabilirsiniz. Günnücek bisikletseverler için de keyifli bir rota sunar.
Günlük (sığla) ağacı, dünyada yalnızca Anadolu’nun belli yörelerinde, Marmaris, Köyceğiz, Fethiye ve Milas’ta yabani olarak saf halde ya da başka ağaçlarla karışık ormanlar oluşturarak yetişir. Kökleri 65 milyon yıl öncesi jeolojik döneme kadar uzanan bu relik endemik* ağaç türü, yörede çok önemli bir orman ekosistemi oluşturmaktadır.
*Relik; kalıntı, eskiden kalma, günümüze gelme… Paleoklimatik koşullarda yetişerek yaygın bir durum alan, fakat iklim koşullarının değişmesi üzerine günümüzde zorlukla yaşamını sürdüren bitki topluluklarıdır.
*Endemik;alanları belirli bir ülke veya bölgeye ait, yerel, ender veya çok ender bulunan türler endemos (indigenous) kelimesinden gelir ve “yerel/yerli” anlamında kullanılır.
Günlük ağacından eczacılıkta, parfüm ve kozmetik sanayiinde kullanılan sığla yağı elde edilir. Sığla yağı esmer gri renkli, bal kıvamında, hoş kokulu ve acımsı tadı olan bir maddedir.
Bileşiminde uçucu yağ, reçine ve sinnamik asit bulunur. Yara iyileştirici, asalak öldürücü ve balgam söktürücü etkilere sahiptir. Merhem ya da yakı halinde uyuz gibi bazı deri hastalıklarının tedavisinde kullanılır.
Sığla yağı üretimi sırasında elde edilen günlük kabuğu, köz parçası üzerine atmak suretiyle buhur olarak mevlitlerde, ölü evlerinde, inanç ve ibadet merkezlerinde kullanılır. Sığla ağacının baharda filizlenen taze ve küçük yapraklarından haşlandıktan sonra kavurmak suretiyle yemek yapılır.
Çok eski çağlardan beri bilinen sığla yağı eski Mısır’da mumyalama işlerinde kullanılmaktaydı. Mısır Kraliçesi Kleopatra ve Roma hamamlarında, hamamdan sonra kadınların vücuduna sürmek suretiyle bir aşk iksiri ve güzellik aracı olarak kullanılmıştır, aynı zamanda Hipokrat tarafından ilaç olarak kullanıldığı bilinmektedir.
Bronz ve Demir çağında Akdeniz’de önemli bir ticaret maddesi olarak Fenike’den gelen ticaret gemileri tarafından Akdeniz’de sığla yağı ticareti yapılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Marmaris-Fethiye arasındaki bölgede çiftlikleri olan Mısır’ın son hidivi (valisi) Abbas Hilmi Paşa kurduğu işletme ile, bölgedeki sığla ağaçlarından elde edilen yağı Mısır’a ihraç etmiştir.
1950 yılında 180 ton olan sığla yağı üretimi günümüzde sığla ağaçlarının kesilmesi ve yapılaşma ile 100 kiloya kadar düşmüştür. Sığla katliamına dur demek için başlatılan ‘Sığlalar Geri Dönüyor’ projesi Doğa Koruma Merkezi, Orman Genel Müdürlüğü, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı ve Köyceğiz Belediyesi ortaklığında devam etmektedir.
Yok olmanın eşiğindeki sığla ormanları için umut ışığı yakan proje, Coca-Cola Hayata Artı Vakfı Gençlik Programı, Yaşama Dair Vakfı (YADA) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından da desteklenmektedir.
– Cennet/ Yıldız Adası (Nimara Yarımadası) & Yalancı Boğaz
Ada olarak söylenmesine rağmen aslında yarımada olan günübirlik teknelerin uğrak yerleri arasındaki Cennet/ Yıldız Adası (Nimara Yarımadası), Marmaris’in karşısında boylu boyunca uzanan ormanlarla kaplı bir yarımadadır.
Marmaris’ten bakınca boğaz gibi görünen ve halk arasında Yalancı Boğaz olarak tanımlanan 800 metre uzunluğundaki doğal set, Nimara Yarımadası’nı karaya bağlar. Bu doğal set, yat limanı ve çekek yeri olarak hizmet veren işletmeleri de barındırır.
Fırtınalı bir gecede mekanı boğaz zannederek gemisini sürüp karaya oturttuğu rivayet edilen bir kaptanın hikayesine dayanarak buraya Yalancı Boğaz adı verildiği söylenir. Oldukça kayalık olan bölgede yat ve gulet atölyeleri de mevcuttur. Karayoluyla Marmaris kent merkezine 8 km uzaklıktaki Yalancı Boğaz’a kadar gidip, 800 m patika yoldan yürüyerek de Nimara Yarımadası’na çıkabilirsiniz.
Patika yollar kent kalabalığından uzakta doğayla başbaşa ideal yürüyüş güzergahı veya muhteşem manzarası ile dağ bisikleti için keyifli bir rota oluşturur.
Yüzmek için güzel bir kumsalı olan Nimara Yarımadası’nda teknelerin yanaştığı iskele çevresinde çardak lokantalar ve kafelerde eşsiz manzaranın tadını çıkartabilir ve sıkılmadan bir günü geçirebilirsiniz.
Tarihi;
Marmaris’in bilinen en eski adı Physkos’tur. Physkos, tarihçilere göre M.Ö. 3400 yıllarında bölgeye hâkim olan Batı Anadolu medeniyetlerinden Karyalılar tarafından kurulur. Karyalılar güneybatı Anadolu’nun yerleşik ilk halklarındandır. Karyalıların ilk yerleşim alanı günümüzde Marmaris’in kuzeyinde bulunan Asartepe’dir. Bölgenin sarp dağları ve kayalıkları, Karya ve Likyalıların yaşamayı tercih ettikleri stratejik ve güvenli yerlerdir.
Marmaris’i bir askeri üs haline getiren Karyalılar, Doğu Akdeniz’in en zengin ve en kuvvetli devletine sahip olurlar. Karya’nın liman kenti ve diğer yerleşim birimlerinin merkezi olan Physkos, zengin bitki örtüsü ve doğası ile adeta cennetten bir parçadır. Antik çağlarda doğal güzelliklerinden dolayı Karya dilinde “Doğakenti” anlamına gelen ‘Physkos’ adı kente verilmiştir.
Daha sonra bölge sırayla Mısır, Asur, Eolya, Ionya, Dor, Pers, Makodonya, Bergama, Roma, Arap, Bizans ve Osmanlı egemenliklerini yaşamıştır. Karya’nın liman kenti olarak gelişen antik kentinden günümüze ne yazık ki çok tarihi eser ulaşamamıştır. Physkos antik kenti, Amos Harabeleri, Gavur Sancağı ve Marmaris Kalesi günümüze ulaşabilen başlıca tarihi eserlerdir.
Marmaris şimdi bulunduğu tepenin ilk yerleşenleri olan Türkmenler tarafından Bizans döneminde, “Mermer-şehri” ismiyle kurulmuştur.
13 yy’da Menteşeoğulları egemenliği döneminde uluslararası mermer ticareti sayesinde altın çağını yaşayan bu limankenti Mermeris adını almıştır. Marmaris halkı, Kanuni Sultan Süleyman’ın 1522’de bölgeyi fethederek Marmaris’ten Rodos’a sefer düzenlemesi ve Rodos’u alması döneminde Osmanlı hakimiyeti altında yaşamını sürdürür.
1919-1921 arasında ise İtalyanların kontrolüne giren Marmaris, 1923 yılında ilan edilen Cumhuriyet döneminden 1980’li yıllara kadar “balıkçı ve süngerci kasabası” kimliğini korumuştur.
Eski Marmaris kasabası, 1958’de yaşanan depremle yıkılmış ve yeniden kurulmuştur. Ayakta kalan eski yapıların tamamı, eski kasabanın bulunduğu burnun üzerindeki Ortaçağ dönemine ait kalenin çevresindekilerdir.
Alışveriş;
Marmaris Köy Pazarı, büyük alışveriş noktalarına yöresel alternatif arayanlar için idealdir. Köy Pazarı, Marmaris merkezde Eski Garaj’ın olduğu yere her Cuma günü kurulur. Marmaris’in ünlü çam balı, yöresel el işi halı-kilim ürünleri, her çeşit baharat ve şifalı otlar, ve uygun fiyatlı hediyelikler Köy Pazarı’nda satılır.
Marmaris Çarşısı’nda aklınıza gelebilecek her türlü ürünü ve hediye seçeneğini bulabilirsiniz. Yaz ortasında uygun fiyata deri mont bile alabilirsiniz 😉
Son bir notla uzun ve detaylı Marmaris bölümümüzü sonlandıralım; Muğla ve çevresine yerleşen yabancıların nüfusu da önemli derecede artmıştır ve artık yabancılar biraraya gelerek dernekler kurmaktadırlar. 2011 Aralık ayında Muğla ve yöresinde yaşayan yabancı uyruklu kişiler biraraya gelerek Yabancıların Dayanışma Derneği’ni (Foreigners’ Solidarity Society) kurmuşlardır…